Manşet

24 Mart 2016 Perşembe

Bioenerji nedir, kimlere uygulanabilir?

Örneğin, birisine şefkat göstermek istediğimizde başını veya yanağını okşarız, teselli etmek veya destek olmak istediğimizde sırtına dokunabiliriz. Yolculuğa uğurlarken el sallayarak aramızdaki bağı hissettiririz, bebeklerin gaz sancısını gidermek için sırtlarını sıvazlarız , onu sakinleştiririz. Bir yerimiz ağrıdığında kendiliğinden elimizi ağrıyan yere koyarız vs..


12 Mart 2016 Cumartesi

Bioenerji İle Tedavi Edilen Rahatsızlıklar


Bioenerji şifa çalışmalarında asla bölgesel tedavi yapılmaz. Kişi hangi sağlık şikayetiyle bioenerjiste müracaat etmiş olursa olsun, bioenerji uzmanı daima VÜCUDUN TAMAMINA terapi yapar.

Biyoenerji Şifa Çalışması bir DENKLEMdir.


Çakra


Çakra, (Sanskritçe kaynaklı bir kelime olup, Pali: chakka, Çince: , Tibetçe: khorlo) tekerlek ya da dönüş anlamına gelir. Hindu geleneklerine ve bazı inanç sistemlerine göre insanda bulunan enerji merkezlerinin girdap şeklinde dönen enerji alanlarından oluştuğuna inanıldığı için onlara bu isim verilmiştir.

Çakra, Hint Felsefesi ve bazı ilgili Asya kültürlerinde, insan vücudunda bulunan metafiziksel ve/veya biyofiziksel enerjinin bağlantı noktası olarak düşünülmüştür. Yoganın üstadları, insanın, görünen fiziksel varlığı ötesinde, daha duyarlı ve daha etkin bir bünyeye sahip olduğunu ileri sürerler. Bizler, bunu ancak bazı özel durumlarda, duygularımız aracılığıyla sezebiliriz.

Bioenerji-Biyoenerji-Bioenergy


Biyoenerji, evrensel yaşam gücü kavramına vaktiyle Doğu Avrupa ülkelerinde, özellikle Çekoslovakya ve Sovyetler Birliği’nde parapsikolojik araştırmalarda bulunmuş bilim adamlarınca verilmiş addır. Terimi günümüzde yaygın olarak kullanıldığı gibi “biyolojik kaynaklardan türetilmiş materyallerden edinilen yenilenebilir enerji” anlamında kullanmamış bu araştırmacılara göre, biyoenerji, canlıların bedenlerinden, özellikle insan bedeninden çıkan, her şeye bağlanan, denetlenebilen ve yönlendirilebilen bir enerji türüdür; psikokinezide ve benzeri psişik fenomenlerde esas rolü bu enerji oynar.

EFT'nin Tedavi Akışı


EFT enerji bedeni aracılığı ile doğal enerji akışının blokajının kaldırılması ile çalışıyor.

Blokajı kaldırdığımız zaman enerji bedeni boyunca enerji akışı artıyor.

Enerji bedeni boyunca enerji akışı artınca enerji bedeni daha az stresli hale geliyor.

Enerji akışı daha da hızlanınca enerji bedeni ‘’hayata geliyor’’ ve insanlar gerçek anlamda daha da iyi hissetmeye başlıyor.

Enerji Bedeni Blokajlarını EFT ile Tedavi Etmek


Her kişinin kendi enerji sistemlerinden bir çok blokajı vardır.

Spesifik olarak sunulan bir problem için, enerji sisteminde ona karşılık gelen blokajı bulmalıyız.

Spesifik olarak EFT uyguladığımızda ve doğru ve ilgili blokaja değindiğimizde çok güçlü değişimler olabilir ve olur.
 
 

EFT İle Ne Tür Problemler Çözülebilir?


Hayatımızda bir sorun, olumsuz duygular, olumsuz tablolar var ise; Enerji tıkanıklığı, blokaj var demektir. Blokaj olmasa idi ne tablo ne de o olumsuz duygular olurdu.

Duyguların ve olumsuz tablonun iyileşmesi için, blokajların açılıp, enerji akışının en sağlıklı hale getirilmesi gerekir. 

EFT de enerji blokajlarını ölçmede kendini ispatlamış bir tekniktir.

EFT;
 

EFT Tedavi Noktalarını Canlandırma Noktaları


Biz fiziksel bedeni değil, enerji bedenini etkilemeye çalışıyoruz.

Fiziksel ellerimizi kullanarak, fiziksel bedenimize vuruş yapıyor olsak da, EFT tedavisinde sonuç yaratan enerji bedenine vuruş yapan enerji elleridir.
 
 

EFT'nin Keşfi ve Tarihçesi


EFT 1980 yılında Klinik Psikolog Dr. Roger Callahan tarafından tesadüfen keşfedilmiştir. Mary adlı bir hastasının su fobisini klasik terapi yöntemleri ile bir buçuk yıl kadar süre tedavi etmeye çalışan Dr. Callahan, bir seans esnasında Mary’nin su fobisinden kaynaklanan mide bulantısını iyileştirmek için, mideyi etkileyen meridyene, göz altı noktasına hafifçe birkaç dakika vuruş yaptığında, şaşırtıcı bir şekilde su fobisinin de ortadan kalktığını fark etmiştir.

Emotional Freedom Technique-Duygusal Özgürleşme Teknikleri (EFT)


EFT zihin, beden ve ruh üçlüsündeki üçüncü alana ait bir tedavi yaklaşımıdır.

Enerji sistemiyle doğrudan çalışmak için, ilk ve asıl gerçek araçtır.

EFT enerji bedeninden tıkanıklıkları, blokajları kaldırır, enerji akışını geliştirir. İnsanları aşağı çeken, kısıtlayan inançlarından, acı dolu anıları ve hayat tecrübelerinden özgürleştirir.
 
 
 

11 Mart 2016 Cuma

Bilinç


  1. Kişinin kendisine, yaşantılarına, çevresine, öteki kişilere, bir bütün olarak içinde yaşadığı dünyaya ilişkin farkındalığı, yaşanan deneyimlerden kendiliğinden doğan kendinin farkında olma görüngüsü;
  2. Öznenin duygularına, algılarına, bilgilerine ve kavrayışlarına bağlı olarak kendini anlama, tanıma ya da bilme yetisi;

  3. Bilme edimi ile bilinen içerik arasındaki ilişkiyi her ikisini de içerecek biçimde bir üst düzeyde kurabilme becerisi;
  4. Acı çekme, isteme, bekleme, düş kırıklığına uğrama, korkma gibi belli bir nesnesi bulunan bütün “geçişli” yaşama edimlerini olanaklı kılan ana ilke;
  5. Düşünen öznenin kendisine dönerek, kendisini kendi düşünceleri ile kavraması, kendisine bir başkası olarak dışarıdan bakabilmesi durumu;
  6. “İçebakış” yoluyla zihnin kendi deneyimlerinin gerçekliğini kavrama edimi;
  7. Zihinsel yaşamın geçmiş duyumları, algıları, bilgileri bellekte tutma yeteneği;
  8. Kişinin kendi içinde yaşadıklarına ya da dışarıda olup bitenlere yönelik incelmiş sezgisi, bütün yaşadıklarına ilişkin genel görüşü;
  9. Üzüntü, sevinç, hüzün gibi tek tek yaşantı durumlarına ilişkin kendilik izlenimleri, şeylerin kişiye nasıl göründüğüne yönelik görüngübilimsel yaşantılar bütünü.

Nörolinguistik Programlama

Duyu-Dil Programlama (DDP), Nörolinguistik Programlama ya da neuro-linguistique programlama (NLP), kişilerin amaçlarına ulaşmaları için "nörolojik programlarını" keşfetmelerini ve en iyi şekilde kullanmalarını sağlamayı hedefleyen, tartışmalı bir psikolojik terapi anlayışıdır.
NLP, metodolojiye yer veren, bir seri teknik müdahalenin yer aldığı bir yaklaşımdır. 


10 Mart 2016 Perşembe

Düşünce


Düşünce, dünya modellerinin var oluşuna izin veren ve böylece etkin olarak onların amaçlarına, planlarına, sonlarına ve arzularına bağlı olan uğraştır. Kelimeler bilmeye, sezgiye, bilince, idealarına ve imgeleme içeren benzer kavramların ve süreçlerine başvurur.

Düşüncenin daha sistematik bir tanımını yapacak olursak öncelikle beyin ve zihin kavramlarını birbirinden ayırmamız gerekir. Zihni, beyindeki biyolojik aktivitenin bir yansıma alanı olarak görebiliriz. Bir diğer deyişle zihin, somut olan beyinden beslenen, soyut bir karalama tahtasıdır.